Eğitimde Yeni Bir Sayfa

Eğitimde Yeni Bir Sayfa

Yıllardır üzerine yazdığımız defterimiz bitti. Şimdi yeni bir deftere başlıyoruz. Üstelik bu defterde satır çizgileri yok.

Dünyamızı sarsan pandemi süreci her alanda olduğu gibi eğitimde de yeni methotlar bulmaya yönlendirdi bizi. Bugüne kadar bize öğretilen bizim de öğrenmek için yer aldığımız tüm o süreçler dönüşüyor. Alışveriş, sosyal yaşam tamam ama ya eğitim? Özellikle kendini eğitme-geliştirme seviyesine gelmemiş henüz temel eğitim kademesinde zorlayıcı bir dönem yaşadık, yaşıyoruz.

Okul öncesi dönem eğitimi ile ilgili birçok şey yazabilir, örneklendirebiliriz. Ancak her ne yapılmak isteniyorsa ona giden yol, yolculuktur bu dönem. Hatta yapılmak istenen şey başlamadan önce atılan adımlardır. Aynı dönemin kendisi gibi temel adımlar.

Fırında pişmiş kurabiye değil, kurabiye malzemesinin hazırlanması, elbise değil, kumaşa modele uygun kalıp çıkarmak, çeşmeden akan su değil, kuyudan su çekmek…

Süreç bizim için erken çocukluk eğitimidir. Güneştir, yağmurdur. Okulöncesi dönem nerede kiminle yaşanırsa yaşansın sonuca değil, sürece hizmet etmelidir. Süreç “an” dır. Anın farkına varmak, vardırmak… O anda yaşanan duyguları gözlemlemek, sorular sormak, tanımak…

Bir yetişkin olarak sık sık çocukluğuma gider ve o “an” ları ararım. Sonra birkaçını cebime koyar geri dönerim. Ceplerimize doldurduklarımız olmasaydı nasıl çıkardık bu işin içinden?